ABDURRAHİM KARAKOÇ SÖZLERİ VE ŞİİRLERİ

Abdurrahim Karakoç Sözleri ve Şiirleri 1932 yılının Nisan ayında Kahramanmaraş’ın, Ekinözü ilçesinde dünyaya geldi. Dedesi, babası ve kardeşleri de şair olduğu için küçük yaşlarda şiire merak sardı. Abdurrahim Karakoç , çocukluğu ve memuriyet hayatı dolayısıyla köy hayatını yakından tanıma fırsatı yakaladı, Anadolu insanının karşılaştığı zorlukları ve çektiği sıkıntıları şiirlerinde ele aldı. Bestelenen 100’e yakın şiiriyle geniş kitlelere ulaştı. Karakoç’un, “Sarı saçlarına deli gönlümü/ Bağlamışlar çözülmüyor Mihriban/ Ayrılıktan zor belleme ölümü/ Görmeyince sezilmiyor Mihriban/ Yar deyince kalem elden düşüyor/ Gözlerim görmüyor, aklım şaşıyor/ Lambada titreyen alev üşüyor/ Aşk, kağıda yazılmıyor Mihriban.” eseri, birçok ünlü isim tarafından yorumlanarak unutulmaz türküler arasında yerini aldı. Abdurrahim Karakoç ,  7 Haziran 2012 tarihinde Hakk’a yürüdü.


PARMAK İZİ

Her şiir, şairin aşk denizidir. Her mısra şairin parmak izi.


Canlı cansız tüm yaratılmışlarda Yaradan’ın parmak izi vardır. Sabahleyin balkonuma konmuş güvercini seyrediyorum. Gözlerinde, gagasında, ayaklarında, hele’de tüylerinde aşikare çıkan kudret parmağının izlerini görüyorum. Sonbahardayız. Ağaçların yaprakları kısmen sararmış, kısmen yeşil. Her renkte aynı parmak izi.

Rüzgarın hareketinde, yağmurun bereketinde bir şeyler hissediyorsanız, tefekkür kanallarınız tıkalı değilse,  mutlaka Yaradan’ın mührünü, yani, parmak izini göreceksiniz.

Her insanın parmağına ayrı bir parmak izi nakşeden  Yaratıcı, görebildiğimiz ve göremediğimiz, büyük küçük her şeyde parmak izini de konuşturmuştur. Gözümüze kulağımıza hitap ediyor parmak izleri.

Yemyeşil otlar, dağ yamaçlarına inen sisler, yıldırımlar, bulutlar ve namütenahi gökyüzü boşluğu. Markası belli, Mimarı belli. Amma okuyabilmek önemlidir. Cahil ne bilsin parmak izini okumayı.


BU ÇAĞRI SANADIR

DÖNÜŞ 
Bunca yıldır bir hiçliğe, 
Gittim sana dönüyorum, 
Yeter artık döne döne, 
Bittim sana dönüyorum. 

Durdum ve düşündüm demin, 
Baktım, bu yol daha emin, 
Ayrılmamaya bin yemin, 
Ettim sana geliyorum. 

Gözüm yaşlı gönlüm garip, 
Yalvarayım dedim varıp, 
Benliği benden çıkarıp, 
Attım sana geliyorum. 

Aşk tokmağı değdi örse, 
Durma gayrı dünya dursa, 
Dünden kalma neyim varsa, 
Sattım sana geliyorum. 

Bıraktım öfkeyi kini, 
Oldum bir rahmet ekini, 
Seni sevmenin zevkini, 
Tattım sana geliyorum.


İLTİCA
İLTİCA
Beşerin zulmünden yüce ALLAH'ım
Sen'in rahmetine sığınıyorum
Yalnızca Sen oldu istinatgahım
Sen'in rahmetine sığınıyorum.

Doğruyum, masumum amma ne çare
Kudretim yetmiyor oldum bi çare
Vallahi kimseye etmem müdara
Sen'in rahmetine sığınıyorum.

Emrinden dışarı bir yere gitmem
Yalan, hileye tevessül etmem
Başka vekilim yok başka dost tutmam
Sen'in rahmetine sığınıyorum.

Bir sabır ver sabırların hasından
Yıkasın kalbimi elem pasından
Müfteri kulların iftirasından
Sen'in rahmetine sığınıyorum.

HAYAL VE GERÇEK
HAYAL VE GERÇEK
Ay ışığı pencereden girende,
Senden sana hayal kurmak ne güzel
Ya bir otobüste, ya bir trende
Gurbet ilden sana varmak ne güzel.

Umudu yoksula bol verir Hüda
Bin tohuma can verir bir damla suda
Gerek uyanık ol gerek uykuda
Benden bakıp seni görmek ne güzel.

AYDINLIK
AYDINLIK
Gerin uykulardan kör gecelerden,
Bir sabah gelecek kardan aydınlık
Sonra düğüm düğüm bilmecelerden
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.

Gökten yağmur yağmur yağacak renkler
Daha hoş kokacak, otlar, çiçekler
Ardından bitmeyen mutlu gerçekler
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.

YAKARIŞ
YAKARIŞ
Ya Rab, bu hasrete can dayanmıyor,
Zaman kısa , ben yorgunum yol uzun.
Her adımda bir engel var salmıyor,
Zaman kısa ben yorgunum yol uzun.

Mümkünmü bu yolda maksuda ermek?
Mümkünmü sılada dost yüzün görmek?
Aşıka ar gelir geriye dönmek?
Zaman kısa, ben yorgunum, yol uzun.

Hayatım boyunca hiç kimseye suç işlemiş adam değilim. Ve bağışlanmamı diliyorum. Kimse kendi kendine bakmasın, siz hepiniz benden daha çok suçlusunuz. Ben şehit analarına, yalan söylemeyen şahitlere, ben gökteki kartala, denizdeki balığa sesleniyorum, ben yuvasını yitiren kuşlara, yıkandığım ırmağa, değerlendiremediğim vakitlere sesleniyorum. Bağışlasınlar beni.

Daha fazla dini söz için tıklayınız

Abdurrahim Karakoç hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir