VİCTOR HUGO SÖZLERİ

Victor Hugo Romantik akıma bağlı Fransız şair, romancı ve oyun yazarı. 26 Şubat 1802’de Fransa Besançon’da doğdu. 22 Mayıs 1885’te Paris’te yaşamını yitirdi. Hugo’nun Fransa’daki edebi ünü ilk olarak şiirlerinden sonra da romanlarından ve tiyatro oyunlarından gelir. Gençliğinde şiddetli bir kral yanlısı olsa da, görüşü yıllar içinde değişti ve tutkulu bir cumhuriyet destekçisi oldu. Eserleri zamanının politik ve sosyal sorunlarına ve de sanatsal akımlarına değinir. Victor Hugo ‘dan seçtiğimiz sözleri sizlerle paylaşmak istedik,


Victor Hugo’dan Anlamlı Sözler

Kendi ışığına güvenen, başkasının parlamasından rahatsızlık duymaz.


Herkes ölür ama herkes (gerçekten) yaşamaz.


Çalışmak, uçup gidebilecek bir alışkanlıktır; bırakması kolay, yeniden başlaması zor bir alışkanlıktır.



Ağlamak için gözden yaş mı akmalı, dudaklar gülerken insan ağlayamaz mı?


Toplumda iyilik ve kötülük bireylerle ortaya çıkar. Toplumu eleştirmek değil, eksikliklerini gidermek için çabalamak gerekir.


Hayatta kimseye güvenmeyeceksin demek saçmalıktır inan. Ama kime ‘iki defa güveneceğini’ hesaplamalı insan.


Belki de yalancı arkadaşlarına bir teşekkür borçlusun, Sana gerçek dostlarının kıymetini hatırlattıkları için.


Kadınlar güçsüzdür ama annelerin bileğini bükemezsiniz.


Gitme diyebilecek kadar güçlü olmalı insan hayatta çünkü hiç kimse, kaybettiklerini unutabilecek kadar güçlü değil aslında.


ÖZLÜ SÖZLER

Bir bakışın kudreti bin lisanda yoktur Bir bakış bazen şifa bazen zehirli oktur. Bir bakış bir aşığa neler neler anlatır Bir bakış bir aşığı saatlerce ağlatır. Bir bakış bir aşığı aşkından emin eder Sevişenler daima gözlerle yemin eder.


Kapına geldim ve ben olmaktan vazgeçtim. Sen ‘kim o’ de yeter ki: kim olmamı istiyorsan o olmaya geldim.


Öyle alçak bir kapıdır ki açlık, geçilmesi zorunlu oldu mu, insan ne denli büyükse, o kadar çok eğilir.


Öğrendikten ve sevdikten sonra daha çok acı çekersin.



Bazen alabileceğin en büyük intikam; affetmektir. Ve bazen karşıdakine verilebilecek en güzel cevap; gülüp geçmektir.


Dünyada en çok istediğim ve bana yaşamı gerçekten sevdiren iki şey var; aşk ve özgürlük. Aşk uğruna gerekirse, yaşamımdan vazgeçerim. Özgürlük uğruna ise aşkımı da feda ederim.


Bir bakışın kudreti bin lisanda yoktur Bir bakış bazen şifa bazen zehirli oktur. Bir bakış bir aşığa neler neler anlatır Bir bakış bir aşığı saatlerce ağlatır. Bir bakış bir aşığı aşkından emin eder Sevişenler daima gözlerle yemin eder.


Düşünme zihnin işi, hayal ise zevkidir. Düşünme yerine hayal etmek, zehiri besinden ayırt edememektir.


Öldürmek için silah, hançer mi olmalı? Saçlar bağ, gözler silah; gülüş, kurşun olamaz mı?


Tuhaf, bazı kimseler birinden nefret etmeden başkasını sevemezler.


Kadınlar, kendilerine yapılan birçok şeyi affedebilir; ama affettikleri şeyleri hiçbir zaman unutmaz.


Yarınlar hep güzel olacak denir. Oysa bugünler, dünün yarınları değil midir?


DÜŞÜNDÜREN SÖZLER

Manevi acının yanında fiziki acının ne önemi var.


Biliyorum, gitmek cesaret ister; zordur gitmek. Ama zor olduğu oranda da şereflidir, inanın!


Bilgilendiğinizde ve sevdiğinizde daha fazla acı çekersiniz. Gün gözyaşlarıyla doğar. Aydınlıktakiler en azından karanlıktakiler için ağlarlar.



İnsan keyfi istedi diye kötü olamaz.


Karanlıktakilerin sayısını azaltıp, aydınlıktakilerin sayısını çoğaltmak, işte hedef budur. Bu yüzden “Bilgi!”, “Bilim!” diye bağırıyoruz. Okumayı öğrenmek ışığı yakmaktır; tüm hecelemeler kıvılcımdır.


İnsan içinde bulunduğu umutsuz koşullarda bazen bir zinciri bir saç teliyle koparabileceğini sanır.


Hiçbir yarasa şafağa karşı koyamaz. Toplumu alt katmanlarından aydınlatın.


Cehaletin yok olup gideceği güne kadar toplumun altında kötülüğün devasa mağarası var olmayı sürdürecek.


Yozlaşmış şehirler çok acımasız insanlar üretirler.


Cehennemden geliyorsan, seninle oraya gelirim. senin olduğun cehennem benim cennetimdir.


Bu haksızlıklara karşı adaletin itirazı sonsuza dek sürer. Bir halkın baskı altında tutulması suçu zaman aşımına uğramaz. Bir millet bir mendil gibi buruşturulup atılamaz.


İBRETLİK SÖZLER

Zalimlerin çarkı, cahillerin çalışmayan kafalarıyla döner.


Cahillere elinizden geldiğince çok şey öğretin; toplum ücretsiz eğitim vermediği için suçludur, kendi karanlığını kendi yaratıyor. Günah karanlık ruhlarda işini daha kolayca görür. Suçlu günahı işleyen değil, karanlığı yaratandır.


Ondört yaşımdayken, karnımı doyurmak için bir parça ekmek çaldığım için, beni zindana attılar ve orada tam altı ay bedava ekmek verdiler. Hayatın adaleti budur.


İnsan yüreği, umutsuzluğa ancak belli ölçüde katlanabilir. Sünger suyu emdiğinde, üzerinden deniz geçse bile bir damla su daha ekleyemez.


Ödünler! Ödünler! Tüm yaşam zevkini öldüren şeyler.


Kibir, felaketi ve utancı beraberinde getirir.


Kadınların içgüdüleri erkeklerin zekasından daha çabuk harekete geçip tepki verir.


Gözbebeğimiz içimizdeki insanın tartısıdır. Kendimizi kaşlarımızın altındaki ışıkla belli ederiz. Küçük kafalar göz kırpar, büyükler ise şimşekler yayar. Gözkapaklarının altında hiçbir şeyin parıldamaması, beyin hiçbir şeyi düşünmüyor, yürek hiçbir şeyi sevmiyor demektir. Seven ister ve isteyen kişi şimşekler saçar ve ışıldar. Bakışlardaki alev karanlıktan gelir; hayranlık uyandıran bu alev, çekingen düşüncelerin yansımasından oluşur.


Zalimlerin çarkı, cahillerin çalışmayan kafaları ile döner.


Toplum bir köle satın almıştı. Kimden? Sefaletten. Açlıktan soğuktan, yalnızlıktan, terk edilmişlikten, yoksulluktan. Acıklı bir pazarlık. Bir parça ekmeğe karşı bir ruh. Sefalet arz ediyor, toplum kabul ediyor.


Dostlarım, şunu aklınızdan çıkarmayın ki, ne kötü ot, ne de kötü insan vardır. Yalnız kötü yetiştiriciler vardır.


Annenin iyiliği yavrunun neşesinden okunur.


Daha fazla güzel söz için tıklayınız


Victor Hugo hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir